Etkinlikte, 40 yaşından itibaren her yıl mamografi çektirmenin önemine vurgu yapıldı.
Etkinlikte, Acıbadem Sağlık Grubu ile işbirliği içinde gerçekleştirilen programda, hekimler erken tanının önemine dikkat çekerek, kadınların düzenli tarama programlarına katılmaları gerektiğini ifade ettiler.
Son gelişmeler hakkında bilgi verildi ve akıllı ilaçlar ile radyasyon onkolojisi alanındaki ilerlemelerin, meme kanseri tedavisinde yüksek başarı oranları sağladığı belirtildi.
Erken Tanı Hayat Kurtarıyor
Acıbadem Altunizade Hastanesi Meme Radyolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erkin Arıbal, 40 yaşından itibaren her kadının yılda bir kez mamografi çektirmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı.
Aile öyküsü ve genetik yatkınlık durumlarında tarama programlarının 25 yaşına kadar inebileceğini ve MR gibi alternatif yöntemlerin de kullanılabileceğini söyledi.
Genetik Testlerin Önemi
Meme kanseri için aile öyküsü bulunan bireylerin genetik test yaptırması gerektiğini belirten Prof. Dr. Arıbal, BRCA1 ve BRCA2 genlerinin bu testlerde araştırılan ana genler olduğunu ifade etti.
Bu testler sayesinde, hastaların nasıl takip edileceğinin belirlendiğini ve ailelerdeki diğer kadınların da tarama programlarına erken yaşlarda başlayabileceğini kaydetti.
Kendi Kendine Muayene
Prof. Dr. Aykut Soyder, kadınların 25 yaşından itibaren ayda bir kez ayna karşısında kendi kendine elle meme muayenesi yapmalarını önerdi.
Aile öyküsü olan kadınların ise bu muayeneye 18 yaşından itibaren başlamaları gerektiğini belirtti.
Elle muayene, memede veya koltuk altında gelişen kitlelerin erken dönemde tespit edilmesine yardımcı oluyor.
Etkinlik, katılımcılara meme sağlığının önemi konusunda bilinç kazandırmayı amaçladı.
Erken tanı ve düzenli muayene ile meme kanseri ile mücadelede önemli adımlar atılabileceği vurgulandı.