"Evren Boşlukları Sevmez" mottosuyla bu yıl 25'incisi gerçekleştirilen ve Türkiye'nin en büyük 500 bilişim şirketinin kendi alanında değerlendirildiği "Bilişim 500 Araştırması", Tarihi Emek Sineması'nda düzenlenen törenle açıklandı.
Törene, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Sayan, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurul Üyesi Hakan Yurdakul, BThaber Başkanı Murat Göçe, BThaber, Başkan Yardımcısı Özlem Unan, KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca, diğer sponsor şirketlerin üst düzey yöneticileri, sivil toplum temsilcileri ve iş insanları katıldı.
Sayan, burada yaptığı konuşmada, dünyanın büyük bir dönüşü içerisinde olduğunu ve bilişim sektörünün diğer tüm sektörlerin geleceğine etki ettiğini söyledi.
Sayan, bu dönüşümün ve değişimin peşinde adım adım ilerlediklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Özellikle yazılım ve bilişim sektörünün son 10 yılda ivme kazandığını görüyoruz. Nitekim Türkiye'de bilgi ve iletişim teknolojileri alanında en yüksek yerli ürün ağırlığına sahip sektör yüzde 82 ile yazılım sektörü. Küresel yazılım ve bilişim sektörü büyüklüğü 5 trilyon dolar. Türkiye'de sektör büyüklüğü güncel rakamlara göre, 25 milyar dolar civarı elimdeki son rapora göre, 14 kat büyümenin olduğu başka bir sektör ben bilmiyorum. Bilişim sektörünün büyümesi ekonomideki gelişmeyi de aslında doğrudan etkiliyor. Bugün dünyanın en büyük 10 şirketinin 7'si teknoloji firmalarından oluşuyor. Teknolojiye olan yatkınlık, donanımlı bir eğitimle birleşince bu alanda verilen eğitimler de sektör için önemli bir insan kaynağı potansiyeli oluşturuyor. Diğer taraftan ülkemizdeki yazılım ekosistemindeki büyümeyle birlikte 2025'e kadar 100 bin ek istihdam ve 10 milyar dolarlık ihracat potansiyelinin olduğu görülüyor."
Türkiye'de yazılım sektörünün büyüyen bir sektör olduğunu altını çizen Sayan, dünyada iletişim sektörünün büyümesinin yüzde 5 iken Türkiye'de daha yüksek olacağını öngördüklerini aktardı. Sayan, 5G'nin ihalesinin 2025'te yapılacağını, 2026'da da kullanılmaya başlanacağını hatırlattı.
- "Sosyal medya şirketlerinin bulunduğu ülkelerin yasalarına ve kanunlarına uymaları gerekiyor"
Sayan, yerli ve milli ürünlere daha da önem verilmesi gerektiğine değinerek, son günlerde çok gündem olan yerli sosyal medya mecralarına dikkati çekti.
Sayan, "Sosyal medya her ne kadar ilk başlarda bilgilenme, haber alma, eğlence ve sosyalleşmek için kullanmak adına ortaya çıkmış gözükse de günümüzde insanlar üzerinde adeta tahakküm kurabilme, insanları yönlendirme, kişisel hak ve özgürlüklerin bir yandan insanları kendini ifade edebildiği bir ortam olurken bir yandan da bu küresel şirketler açısından insanları özellikle belirli bir yönlendirmenin adeta bir aracı haline geldiğini hep birlikte görüyoruz." diye konuştu.
Sosyal medya şirketlerinin bulunduğu ülkelerin yasalarına ve kanunlarına uymaları gerektiğini her zaman savunduklarını anımsatan Sayan, tüm ülkelere aynı standardın sergilenmesini sürekli savunduklarını ifade etti.
Sayan, "Biz özellikle bazı sosyal medya şirketlerinin birçok uyarıya rağmen terör örgütlerinin istediği paylaşımı yapabilmeleri, bu paylaşımların görmezden gelindiği, bu konudaki rahatsızlıklarımızı, mahkeme kararlarının bildirilmesine rağmen devam ettiğini hep birlikte gördük." şeklinde konuştu.
Kuralların herkes için olduğunu ve bu şirketlerin bulundukları ülkelerin kavramlarına, yasalarına ve milletin hassasiyetine uymak zorunda olduğunu dile getiren Sayan, tüm şirketler bulundukları ülkelerin yasalarına uyduğu sürece kendilerinin de onların önünü açacaklarını ve çalışmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
- "Üretmek satış olmadan çok anlamlı, çok sürdürülebilir bir şey değil"
Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurul Üyesi Yurdakul da üretmenin yanında satmanın da önemli olduğuna vurgu yaparak, satmak için de trafik yaratmanın ve nitelikli bir şekilde kalabalıklaşmak son derece kıymetli olduğunu dile getirdi.
Yurdakul, Ticaret Bakanlığının ihracat konsorsiyum desteği adı altında ihracat amaçlı satış konsorsiyumlarına satış birliklerine verdiği desteğe değinerek, şunları kaydetti:
"Yerinizde olsam bu tip satış konsorsiyumları kurmakta gerçekten ilgilenirim. Çünkü üretmek satış olmadan çok anlamlı, çok sürdürülebilir bir şey değil. İkinci husus bence finansal olarak okunabilir hale gelmek. Bundan kastettiğim şey belki ölçeğimiz daha küçüktür, belki daha büyüktür ama yerinizde olsa mutlaka bağımsız denetim raporları, yerinizde olsam mutlaka düzenli değerlemeler yaptırırım. Çünkü ne zaman neyin karşınıza çıkacağınızı bilmiyorsunuz ve finansal olarak okunabilir şirketlere, yapılara sahip olmak sizin olası yatırımcılarla, olası iş ortaklarıyla görüşmenizi normal, rasyonel ve hızlı bir hale getiriyor, bu benden son derece önemli."
Üçüncü nokta olarak paylaşmanın bilinmesi gerektiğin dikkati çeken Yurdakul, çalışanların en büyük insan kaynağı olduğunu kaydetti.
- "Her yıl ortalama yüzde 20 oranında bu araştırmaya yeni şirket katılıyor"
BThaber Başkanı Göçe, Bilişim500'ün 25. yılı olduğunu belirterek, "Tam bir çeyrek asrı geride bıraktık. İlk başladığında Bilişim100 olarak başladı. Hala Bilişim500, hep istiyoruz ki Bilişim1000 ve Bilişim2000 hatta Bilişim5000 olsun. Hepinizin destekleriyle bir gün bu da olacak." ifadesini kullandı.
BThaber Başkan Yardımcısı Unan da Bilişim500'ün sektörün genel eğilimlerini şirketlerin sektördeki yerlerini ve rekabet ortamını görmek isteyen yatırımcılar için önemli bir referans kaynağı olduğunu belirterek, "Araştırma her yıl yeni şirketlerin katılımıyla büyümeye devam ediyor. Bu yıl yeni 74 tane şirketi gördük. Her yıl ortalama yüzde 20 oranında bu araştırmaya yeni şirket katılıyor." şeklinde konuştu.
2023'te sıralamaya giren şirketlerin toplam gelirinin 2022'ye göre yüzde 93 büyüyerek 716 milyar liraya ulaştığını kaydeden Unan, "Bu dolar bazında yaklaşık 30 milyar dolarlık bir rakama ve yüzde 30'luk dolar bazında bir büyümeye tekabül ediyor." dedi.
Unan, Türkiye ekonomisi ve bilişim sektörünün büyümesi için her yıl kategorileri gözden geçirdiklerini ve yeni kategoriler eklediklerini söyledi. Araştırma sonuçlarının pazar dinamiklerinin çok hızlı bir şekilde değiştiğini ve yenilendiğini gösterdiğini dile getiren Unan, araştırmada yapay zeka gelirlerinin bir önceki yıla göre yüzde 185 büyüdüğünü aktardı.
- "Siber güvenlik hızla büyümeye devam edecek"
Özlem Unan en yüksek büyümeyi gösteren 5 şirketin ortalama büyüme oranının yüzde 680 olduğunu söyleyerek, bu şirketlerin özellikle yazılım ve hizmet alanında çalıştığını belirtti.
Araştırmaya göre, yazılım ihracatı gelirlerinin yüzde 107 büyüyerek 7 milyar lira olduğunu bildiren Unan, şunları kaydetti:
"Hizmet ihracatı gelirleri ise yüzde 60'ın üzerinde bir büyümeyi gösteriyor Bilişim500 verilerine göre. Siber güvenlik ve bununla birlikte siber güvenlik hizmetleri önümüzdeki yıllarda hızla büyümeye devam edecek. Her alan için her şirketin yetişmiş insan kaynağını istihdam etmesi mümkün değil. Dolayısıyla önemli alanlarda yetişmiş insan kaynağını kendi bünyesinde barındıran, hizmet sunan BT şirketleri de büyümeye devam edecek."
KoçSistem Genel Müdürü Akarca da sektörün çok hızlı ilerlediğini belirterek, "Bugün artık çok fazla yapay zeka konuşuyoruz. Çağrı merkezlerinden finans sektöründeki büyük verilerin işlenmesine kadar pek çok alanda yapay zeka, hatta üretken yapay zekayı konuşuyoruz. Burada da çalışmaları beraber değerlendiriyoruz. Önümüzdeki dönemlerde yapay zekayla ilgili olarak, üretken yapay zekayla ilgili olarak bir strateji yapmamız lazım." ifadelerini kullandı.
- Araştırmada ilk 10'a giren firmalar belli oldu
Şirketlerin ciro bilgilerine göre genel ve kendi kulvarında sıralandığı araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye'nin en büyük 10 bilişim firması Turkcell, Türk Telekom, Vodafone, Indeks Bilgisayar, Teknosa, Arena, Bilkom Bilişim, Penta Teknoloji, Ingram Micro ve KoçSistem oldu.