Osmanlı döneminde Edirne'de üretilen ve formülünün Fransa'ya taşınmasının bir "casusluk" hikayesine ilham verdiği Edirne Kırmızısı, kent kimliği açısından önemli bir kültürel miras olarak günümüzde yeniden hayat buluyor.
Edirne kırmızısının elde edilmesinde kullanılan Rubia tinctorum, bir zamanlar geniş ekim alanlarına sahipken, kimyasal boyaların yaygınlaşmasıyla üretimi azalmıştı. Trakya Üniversitesi’nin yürüttüğü "Edirne Kırmızısı Bitkisinde Klonal Hızlı Fide Çoğaltma" projesi ile bu bitkinin üretim süreci hızlandırılacak ve çiftçilere sağlıklı fide temin edilecek. Proje sorumlusu Prof. Dr. Semra Hasançebi, kimyasal boyaların çevreye verdiği zararlar nedeniyle doğal boyalara olan ilginin arttığını belirterek, bu bitkinin tarımını yeniden aktif hale getirmenin önemine dikkat çekti.
Proje kapsamında, tohumdan üretim süreci üç yıl gibi uzun bir zaman alırken, doku kültürü yöntemiyle laboratuvar ortamında bitkilerin hızla çoğaltılması sağlanıyor. Prof. Dr. Hasançebi, bu yöntemle tek bir bitkiden laboratuvar ortamında hızlı bir şekilde onlarca fide üretilebildiğini ifade etti.
"Üreticilere hızlı fide üretimi sağlanıyor ve ekim süresi üç yıldan bir yıla indiriliyor. Ayrıca, her ektiği fidenin kaliteli olmasını ve karşılığını alabilmesini sağlıyoruz" dedi.
Proje kapsamında, bir yıl içinde 1000 bitkiye ulaşılması hedefleniyor. Çiftçilere sağlanan fideler, uygun iklimlendirme ve beslenme koşulları altında yetiştirilerek, toprakla buluşturulacak.
Eğer bu süreç başarılı bir şekilde ilerlerse, Rubia tinctorum bitkisinin üretimi tohum yerine fideyle yapılacak ve böylece üretim süreci hızlanacak. TÜ Genetik ve Biyomühendislik Bölümü doktora öğrencisi İlayda Küçük de, fidelerin üretildiği laboratuvar ortamında yapılan çoğaltma çalışmalarının önemli bir aşamaya geldiğini belirtti.
Bu projeyle, Edirne'nin tarihi ve kültürel mirası olan Edirne Kırmızısı, hem bölge çiftçilerine ekonomik kazanç sağlayacak hem de doğanın korunmasına katkıda bulunacak.