Risk almak nedir? Risk veya riziko, bir olayın gerçekleşme olasılığı ve olaydan etkilenme olanağı. Değerler, fiziksel sağlık, toplumsal statü, duygusal durum ya da görülemeyen belirli bir eylem, aksiyon ya da eylemsizlik sonucu risk alındığında kazanılabilir ya da kaybedilebilir değerdir.
Risk ve kumarın hayatın her alanında olduğuna inanıyorum. Bunun nedeni hayatın belirsiz doğasıdır. Tabi ki önleminizi alırsanız her zaman risk olasılığını azaltmaya çalışırsınız. Bir yolu karşıdan karşıya geçerken bile risk alıyorsunuz. Aslına bakarsanız risk zaten hayatımızın içinde hep var. Şimdi, hayatta başarılı olma sorusunu kendinize sorduğunuzda, cevabı başarıyı nasıl tanımladığınıza bağlıdır. Hesaplanmış riskleri alan insanlar başarılı olur. Kişi hayattaki sınırlarını, hedeflere ulaşmada hangi kısıtlamalara (duygusal, fiziksel, finansal) sahip olduğunu bilmeli ve buna göre plan yapmalıdır. O halde, hayatınızda hesaplanmış riskler alın ve tek bir yöne doğru ısrarlı çabalar sizi başarı merdivenlerinin yukarılarına taşısın.
Risk alma, iyi bir risk hesabına dayalı ise deneyimi arttırır ve zorluklara dayanmayı öğretebilir. Risk alma ile riskli davranma arasındaki ana fark tehlikeyi hesap etmek ile tehlikeyi azımsamak ve yok saymak arasındaki farktır. Riskleri keşfettikçe, ne kadar risk alabileceğini de ölçersin. O halde risk sizin için nedir? Kaplumbağanın kafasını çıkarıp yiyecek peşinde koşması risktir. Bir çocuğun yürümeye başlaması risktir. Hayatta ilerlemek bir risktir. Bu riski göze almadan gelişme olmuyor. Bunun için önemli olan hesaplanabilen risklere girebilmek. Yoksa risksiz bir hayat hiçbir şeye yakındır. Yokluğa yakındır ve bu yaşanmaya değmez bir hayattır. Beli bir anlam peşinde koşan ve bunun için riskler alınabilen bir hayat anlamlı olan hayattır. Bunun için büyüme ve gelişme yaşarken önce muhakkak risk analizi yapmak gerekiyor. Risk analizi yapmadan riske girilmez. Önce ne yapmak istediğinizi yani hedefinizi belirleyeceksiniz. Sonra hedefe giderken bir analiz yapacaksınız. Böylelikle güçlü ve zayıf yönlerinizi göreceksiniz. Fırsatları ve tehditleri göreceksiniz. Bu şekilde analizi yaptıktan sonra hedefe giderken sizi bekleyen muhtemelen riskler nelerdir, bunun öncülerine bakacaksınız. Unutmayın; "Kaplumbağanın kafasını çıkarıp yiyecek peşinde koşması bir risktir ancak hayatta kalmak için bu gerekli"
RİSK ALMAK HER ZAMAN BAŞARI GETİRİR Mİ?
Çoğu kez duyarsınız: Risk almadan başarı gelmez, risk almaktan korkmamak gerekir gibi benzeri cümleleri… Gerçekten risk almadan başarı olmaz mı? Daha da önemlisi risk almak ne demektir ve ne zaman risk alınması gerekir. İnsan beyni insan yaşamını korumaya yönelik çalışır. Bunu, davranışlarımızın ve duygularımızın kontrolünü sağlayarak yapmaya çalışır. Risk, korkuyu doğurur. Korku ise davranışımızı belirler. Korku kendimizi korumayı sağlayan duygulardan biridir. Korku nedeni ile davranışlarımız değişebileceği gibi, bazen yapmamız gerekeni yapmayarak korkuyu gidermeye de çalışabiliriz. Yaşam olaylarını, sorunları, kararlarımızı bu riskleri ve onların yarattığı tehlikeyi ve korkuyu hesaplayarak değerlendiririz. Ne yersek ne kadar zararlı olur? Nasıl araba kullanırsak kaza yaparız? Gibi birçok soru aslında risk değerlendirmesi yapmaktır. Kısaca; “Ne yaparsak zarar görebiliriz?” sorusunun yanıtını ararız. Riskin kendisi kadar, yarattığı korku kararlarımızı ve davranışlarımızı etkiler. Ama her zaman riskleri bilmek, doğru davranışı göstermemizi sağlamaz. Kilo alacağımızı bildiğimiz halde çok sevdiğimiz yemeği yemekten vazgeçmemek, tüm zararlarını sayabilmemize karşın sigara içmeye devam etmek, uykusuz ya da alkollü kazaya neden olacağını bilmemize rağmen olmayacağına inanarak arabayı kullanmaya devam etmek gibi… Bazen de bizim algıladığımız risk gerçek tehlikeyi göstermese de yarattığı korku, davranışlarımızı korkunun azlığı ya da çokluğu kadar etkiler.
Risk almak her zaman kötü müdür? Belli oranda risk almak yararlı olabilir; hatta işi daha keyifli hale bile getirebilir. Ama risk almadan başarı olmaz demek, sadece duygularla hareket ederek, beynin karar alma mekanizmalarını görmezden gelmek demek olacaktır. Önemli olan bir hayatınızda sonuç ne olursa olsun diyebilenlerle, her koşulda çok riskli yapılmaz diyenlerin arasındaki dengeyi sağlayabilmektir.
Doğası gereği, riskler belirsizliğe meydan okumayı ve değişimi başlatmayı içerir. Daha başarılı olmak için bir arzunuz varsa, mevcut durumunuzdan en azından kısmen tatminsizsiniz demektir. Bu durumu değiştirmek doğal olarak sizi ondan kaçma olasılığına düşürür. Hayatınızdaki riskleri almayı reddederseniz, önünüzdeki her fırsatı kendi elinizden bizzat almış olursunuz. Bu da size herhangi bir boyutta büyüme veya gelişme sağlamaz. Risk alan kişiler azınlıktır. Çoğu insan doğal olarak riskten uzaktır, bu nedenle düzenli olarak risk alırsanız azınlıkta olursunuz. Bu iki anahtar yol da faydalıdır: birincisi, daha az rekabetle karşılaşacaksınız, böylece kendi yolunuzu çizebileceksiniz. İkincisi, kalabalığın içinde daha kolay durabileceksiniz.
Risk alan kişiler daha mutlu. Risk almak bir konuda başarısız olsa bile, başka diğer alanlarda size başarı getirip, yol açabilir. Risk alan kişiler bu sebeple hayatlarından daha çok memnundurlar. Çünkü yapmadığımın keşkeleri peşlerinden koşmayacaktır.