Kısa ama unutulmaz bir edebiyat yolculuğu geçiren Kanık, Türk şiirinde devrim yaratan Garip akımının öncüsü olarak, hem edebiyat dünyasında hem de halk arasında büyük bir saygı kazandı.

Orhan Veli, 13 Nisan 1914’te İstanbul’un Beykoz ilçesinin Yalıköy semtinde dünyaya geldi. Müzikle iç içe bir ailede büyüyen Orhan Veli, babası Mehmet Veli Bey’in Mızıka-yı Hümayun’daki görevinden etkilenerek erken yaşlarda edebiyatla ilgilenmeye başladı. Ortaokul yıllarında Oktay Rifat ve Melih Cevdet ile tanıştı, bu arkadaşlıkları daha sonra edebiyat tarihine damgasını vuran Garip akımının temelini attı.

Orhan Veli, 1941 yılında Oktay Rifat ve Melih Cevdet ile birlikte yayımladıkları "Garip" adlı şiir kitabıyla, Türk şiirinde köklü bir değişim başlattı. Bu akım, ölçü, kafiye ve süsten uzaklaşarak, halkın dilinden ve yaşamından beslenen bir şiir anlayışını benimsemişti. "Garip" akımı, Orhan Veli’nin "Şiir, insanın kafasına hitap eden bir söz sanatıdır" anlayışıyla şekillendi.

Orhan Veli, edebiyat yolculuğuna Galatasaray Lisesi'nde başladı. İlk şiirlerini dönemin önemli dergilerinde yayımladı ve zaman zaman "Mehmet Ali Sel" takma adını kullandı. 1932'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ne giren şair, okulu tamamlayamadan edebiyat dünyasında kendine sağlam bir yer edindi.

1945 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda çalışmaya başlayan Orhan Veli, 1949’da "Yaprak" dergisini yayımlamaya başladı, ancak maddi sıkıntılar nedeniyle dergiyi sürdüremedi.

Orhan Veli, 14 Kasım 1950’de bir kaza sonucu beyin kanaması geçirerek hayatını kaybetti. Cenazesi, İstanbul Rumelihisarı Aşiyan Mezarlığı'na defnedildi. Ölümünün ardından, Orhan Veli’nin şiirleri, Türk şiirinin önemli bir parçası olarak yaşamaya devam etti.

Nazım Hikmet, Orhan Veli'nin ölümüne üzüntüsünü dile getirerek, "Ölümsüz" olduğunu belirtti. Bedri Rahmi Eyüboğlu ise, "Büyük bir şairi kaybettik" diyerek üzüntüsünü dile getirdi.

Orhan Veli’nin en bilinen şiirleri arasında "İstanbul'u Dinliyorum", "Güzel Havalar", "Bir Garip Orhan Veli" ve "Anlatamıyorum" yer alır. Şiirlerinde, halkın gündelik yaşamından ve duygularından beslenen sade bir dil kullanarak, insanın iç dünyasını en samimi şekilde dile getirmiştir. Onun şiir anlayışı, halkın kalbine hitap ederken aynı zamanda dildeki estetik kaygılardan da sıyrılmıştır.

Orhan Veli Kanık, kısa yaşamına rağmen Türk edebiyatında derin izler bırakmış, şiiri halkın dilinden yazmayı başarmış ve yeni bir anlayışla Türk şiirinin yönünü değiştirmiştir. Bugün bile eserleri, Türk şiirinin en önemli başyapıtlarından biri olarak kabul edilmektedir.

Kaynak: Anadolu Ajansı