Gedik, Karadeniz'deki plastik kirliliğinin ana kaynağının akarsular olduğunu vurguladı.

Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin, 1996 yılında imzaladıkları "Karadeniz'in Kirliliğe Karşı Korunması ve İyileştirilmesi Stratejik Eylem Planı" çerçevesinde her yıl 31 Ekim'de "Uluslararası Karadeniz Günü" kutlanıyor. Bu etkinlikler, deniz kirliliği ve korunma çabalarına dikkat çekiyor.

Araştırma Detayları

Prof. Dr. Gedik ve ekibi, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin illerini kapsayan 350 kilometrelik kıyı şeridinde 15 farklı akarsuda mikroplastik araştırması gerçekleştirdi.

Bu araştırmada, akarsuların denize döküldüğü noktalarından alınan dip çamuru örneklerinde mikroplastik yoğunluğu ölçüldü. En yüksek yoğunluk Trabzon'un Değirmendere bölgesinde, kilogramda 1990 adet mikroplastik ile belirlendi.

Gedik, dünya genelinde denizlerdeki mikroplastiklerin %80'inin karasal kaynaklı olduğunu ve akarsular aracılığıyla denizlere taşındığını ifade etti. Türkiye'deki deşarj sularının neredeyse yarısının akarsulara bırakıldığını belirterek, bu durumun kirliliği artırdığını vurguladı.

İnsan Sağlığına Etkileri

Mikroplastiklerin deniz canlıları tarafından yutulması, türlerin yaşamını tehdit ediyor ve besin zincirine karışarak insan sağlığını da olumsuz etkileyebiliyor. Gedik, Karadeniz'in %91'inin plastik atıklar nedeniyle sorun seviyesinde olduğunu kaydetti.

Öneriler

Gedik, kirliliği azaltmak için bazı önerilerde bulundu:

Atık Su Arıtma Sistemlerinin Geliştirilmesi: Atık su arıtma sistemlerinin etkinliğinin artırılması.

Vahşi Depolama Uygulamalarının Sonlandırılması: Doğaya zararlı yöntemlerden kaçınılması.

Geri Dönüşümün Artırılması: Geri dönüşüm sistemlerinin etkin bir şekilde kullanılmasının sağlanması.

Prof. Dr. Gedik, hızlı sanayileşme ve tarımda kimyasal kullanımının artması gibi faktörlerin Karadeniz'deki kirliliği artırdığını belirtirken, tek kullanımlık plastiklerin azaltılmasının da önemli bir adım olacağını vurguladı.

Kaynak: Anadolu Ajansı