Şaştım, Türkiye’de kadına yönelik cinsel suçlar ve şiddete ilişkin ulusal ve uluslararası mevzuatın yeterli olduğunu ancak uygulamada sorunlar yaşandığını belirtti.

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu'nun koruyucu ve önleyici tedbirleri içerdiğini hatırlatan Şaştım, Anayasa'nın 41. maddesiyle de kadınların özel koruma altında olduğunu vurguladı.

Kadınların, şiddet durumunda başvurabileceği yasal mercileri anlatan Şaştım, kadınların sıkça karşılaştığı sorunların başında bilinçsiz kolluk kuvvetlerinin, mağduru eve göndermesi gibi davranışların geldiğini kaydetti. "Bu durum, failin yaptırımsız kalmasına yol açıyor," dedi.

Şaştım, şiddet mağdurlarının toplumsal baskı ve ayıplanma korkusu nedeniyle şikayette bulunmaktan çekindiğini belirtti.

Ayrıca, cinsel suçlar kategorisinde cinsel taciz, cinsel saldırı ve cinsel istismar türlerinin bulunduğunu ifade etti.

Mağdurların haklarını korumak amacıyla, gerekli yasal mercilere başvururken yaşadıkları zorlukların altını çizen Şaştım, "Şiddete uğrayan kadınlar, kanuni haklarını yeterince bilmiyor ve kulaktan dolma bilgilerle hareket ediyor," şeklinde konuştu.

Kadınların şikayette bulunduklarında adreslerini gizleyebileceğini ve sosyal destek alabileceklerini vurgulayan Şaştım, ekonomik güçlük çeken kadınlara Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından konut ve diğer desteklerin sağlandığını belirtti.

Şaştım, son olarak, şiddet mağduru kadınların haklarını bilmesinin önemine dikkat çekerek, toplumda bu konuda daha fazla farkındalık oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Kaynak: Anadolu Ajansı