Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından resmen kurulumu onaylanan ve geçtiğimiz aylarda tüzüğü yayınlanan Öz- Metal İş Sendikası, Çerkezköy’de İstişare ve Tanıtım Toplantısı’ gerçekleştirdi.

Toplantıya Öz- Metal İş Sendikası Genel Başkanı Yalçın Çetin’in yanı sıra, Öz- Metal İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sarı, Genel Başkan Yardımcısı ve Gebze Bölge Başkanı Sait Barış

Sendika Genel Sekreteri Aydın Çetin, Çerkezköy İlçe Temsilcisi Erbey Yılmaz ve işçiler katıldı.

“ÖZ- METAL İŞ SENDİKASININ VARLIK SEBEBİ, SÖMÜRÜ DEĞİL, UMUTTUR, GELECEKTİR”

Toplantıda ilk olarak söz alan Öz- Metal İş Sendikası Genel Sekreteri Aydın Çetin,  “Bizler işçinin alın terinin karşılığını alacağı, emeğin değerinin bilineceği bir Türkiye hayal ediyoruz bu hayali gerçeğe dönüştürmek için gece ve gündüz çalışacağız. Birlikte daha güçlü, daha kararlı, daha adıl bir gelecek inşaa edeceğiz bu yolda işçilerin haklarını savunarak, emeklerini layıkıyla değerlendirmek için durmadan ilerleyeceğiz bizim için sendikacılık bir meslek değil, bir yaşam biçimi bir mücadele alanıdır. Öz- Metal İş Sendikası olarak, işçilerin hep yanında olacağız. Yeni bir dönemin kapılarını aralıyoruz. Bu davada hep birlikte yürümek, hep birlikte kazanmak hep birlikte başarmak için buradayız. Güçlü bir gelecek için, birlikte hareket etmeye, dayanışma içinde olmaya, öz metal iş sendikası ışığı altında toplanmaya davet ediyorum. İşçilerin emeklerinin bir parçası olan aidatlar, tamamen amaç dışı ve lüks biçimlerde harcanmaktadır. Dışarıdan" gelen saldırı ve baskılara karşı sendikalarına savunmak için çaba gösteren işçilere rağmen, işçi haklarımı savunmak için mücadele vermesi gereken sendikalar aynı sadakat ve samimiyeti göstermemekte, sermaye ile kol, kola yürümektedir, Anayasal Hak olan Sendika hakkı, işçiye hak değil, lütuf olarak sunulmakta, iş yerinin sendikalaşmasının yolu, İş verenin rızası ve gönlünün edilesinden geçer hale gelmiştir. İşçi, emekçi ekonomik olarak sıkıntılar çekerken, bağlı olduğu sendika saltanat sürmekte, aidat paraları ile işçiye efelik yapmaktadır. Ne acıdır ki sendikalar işçinin hakkını savunmak için varlığını sürdürmesi gerekirken, alın teri ve emek sendikaların varlık sebebi haline gelmiştir. Alın teri ve emek kutsaldır, bunun bekçisi ise sendikalar değil, işçinin ta kendisidir. Öz- Metal İş Sendikasının varlık sebebi, sömürü değil, umuttur, gelecektir, idealdir, hayallerimizdir. Seni savunan bir sendika senden daha tok ise orada bir sorun var demektir. Aç isek beraber, tok isek beraber var olacağız.” Diye konuştu.

Metal

“BİZİM SENDİKACILIĞIMIZ, SADECE EKONOMİK ÇIKARLAR PEŞİNDE KOŞAN BİR ANLAYIŞ DEĞİLDİR”

Ardından konuşmalarını yapmak üzere sahneye Öz- Metal İş Sendikası Genel Başkanı Yalçın Çetin çıktı.

Çetin ise konuşmalarında şu ifadelere yer verdi:

“Bugün burada toplanmamıza vesile olan ortak davamız, emeğin mücadelesidir. Bizler, alın teri döken, emeğiyle geçinen, helal rızkın peşinde koşan insanlarız. Bu topraklarda, asırlardır emeğin ve alın terinin değerini bilen bir millet olarak yaşadık. Bugün de bu değerler doğrultusunda mücadelemizi sürdürüyoruz. Bizim sendikacılığımız, sadece ekonomik çıkarlar peşinde koşan bir anlayış değildir. Biz, işçinin sadece cebini değil, aynı zamanda gönlünü, ruhunu da doyurmayı hedef alıyoruz. Bizim amacımız, Türk milletinin hem ekonomik hem de sosyal kalkınmasını sağlamaktır.

“SENDİKALAR, İŞÇİNİN SESİNİ YÜKSELTEN, ONUN HAKLARINI SAVUNAN BAĞIMSIZ KURULUŞLAR OLMALIDIR”

Bu kalkınma sadece rakamlardan ibaret değildir. Hep birlikte, dayanışma içinde yükselmeyi hedefliyoruz. İşçinin de işverenin de haklarını koruyarak, bu yapıyı dengede tutmayı amaçlıyoruz. Hepinizde iyi biliyorsunuz ki işveren işçi ile var, işçi de işveren ile. Bugün, ülkemizde sendikacılık anlayışı maalesef bazı noktalarda saptırılmış durumda. Sendikalar, işçinin hakkını savunmaktan çok, belirli grupların çıkarlarını koruma derdine düşmüş durumdadır. Bir kısmı siyasi partilerin arka bahçesi haline gelmiş, bir kısmı ise devlet kurumlarına yaslanarak bağımsızlıklarını yitirmiş durumdadır.

Metal4

Oysa sendikalar, işçinin sesini yükselten, onun haklarını savunan bağımsız kuruluşlar olmalıdır. Bizim sendikal anlayışımız, toplumu sınıflara bölmez, işçiyi patrona karşı bir cephe olarak konumlandırmaz. Bizim derdimiz, sınıf mücadelesi değil; adalet, hakkaniyet ve karşılıklı saygı üzerine kurulu bir denge sağlamaktır. Sınıflardan birini diğerine feda etmek bizim yolumuz olamaz. Biz, emeği ve sermayeyi bir arada tutarak, adaletin tesis edilmesi gerektiğine inanıyoruz.

“HİÇBİR ZAMAN BİR PARTİNİN EMRİNE GİRMEDİK”

Kardeşlerim, bizler sermayeye karşı emeği korurken, emeğe karşı da sermayeyi koruma sorumluluğunu taşıyoruz. Çünkü biliriz ki işçi de işveren de bu ülkenin geleceği için önemlidir. Bir sendikanın görevi, sadece ekonomik taleplerle sınırlı kalmak değildir. Bizim hedefimiz, işçinin eğitim, kültürel ve sosyal gelişimini de desteklemek olmalıdır. Emekçinin sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel olarak da kalkınmasını sağlamalıyız. Bugün burada toplanmamızın esas sebebi işte bu anlayışı savunmaktır. Biz, hiçbir zaman bir partinin emrine girmedik, hiçbir zaman bir çıkar grubunun güdümüne girmedik. Biz, her zaman emeğin yanındayız ve öyle de kalacağız. Bizim sendikamız, işçinin sesi, işçinin gücü olacak. Bugün burada verdiğimiz söz, sadece işçi kardeşlerimize değil, aynı zamanda bu ülkenin geleceğine olan inancımızın da bir ifadesidir.

“BİZLER, BU ÜLKENİN GERÇEK SAHİPLERİ OLAN İŞÇİLERİN SESİ OLACAĞIZ”

Değerli kardeşlerim, geçmişe baktığımızda sendikaların işçi mücadelesinde ne kadar önemli bir rol oynadığını görüyoruz. Tarih, güçlü sendikaların işçi haklarını nasıl savunduğunu ve bu hakların nasıl kanla, terle kazanıldığını yazmıştır. Ancak, bu mücadele bitmiş değil. Her yeni gün, yeni bir mücadeleyi beraberinde getiriyor. Bugün, işçi haklarının yeniden savunulması, emeğin yeniden yüceltilmesi gereken bir dönemdeyiz. Bizim görevimiz, bu mücadeleyi hakkıyla sürdürmektir. Gelin, birlik olalım, omuz omuza verelim. Bizler, Kırıkkale’den yaktığımız bu meşaleyle tüm Türkiye’ye bir mesaj veriyoruz. Bu meşale, emeğin, alın terinin, hak ve adaletin meşalesidir Bu meşale, karanlığı aydınlatacak, bize yol gösterecek bir ışık olacaktır. Emeğin, alın terinin hakkını savunan herkes, bu meşalenin etrafında toplanacaktır. Bizler, bu ülkenin gerçek sahipleri olan işçilerin sesi olacağız. Birlikte, daha güçlü, daha adil bir Türkiye için mücadele edeceğiz. Kardeşlerim, unutmayın ki bu yol kolay bir yol değil. Ama biz, zorluklara göğüs germeye hazırız. Bizim inancımız tam, kararlılığımız sarsılmaz. Birlikte, emeğin hakkını savunacak, işçinin onurunu koruyacak ve bu ülkenin geleceğine katkı sunacağız.

“BU MEŞALE KIRIKKALE'DE YANDI, AMA BU ATEŞ TÜM TÜRKİYE'YE YAYILACAK”

Son olarak, size şunu söylemek istiyorum: Hiçbir mücadele karşılıksız kalmaz. Eğer haklıysanız, eğer inancınız güçlüyse, sonunda mutlaka kazanırsınız. Bizim mücadelemiz de böyle bir mücadeledir. Hakkımızı almak için, emeğimizi savunmak için, onurumuzla yaşamak için bu yola çıktık. Ve bu yolda, her zaman işçinin, emeğin yanında olacağız. Bu meşale Kırıkkale'de yandı, ama bu ateş tüm

Türkiye'ye yayılacak. Emeği savunan, emeğin yanında duran bir güç olarak hep birlikte başaracağız. Hep birlikte, daha güçlü bir geleceği inşa edeceğiz. Hepinize bu kutlu yolda başarılar diliyorum, sağ olun, var olun!”

Metal3

“ONLARA GERÇEK SENDİKACILIĞI GÖSTERECEĞİZ”

Çerkezköy’de gerçek sendikacılığı göstereceğiz diyen Öz- Metal İş Sendikası Çerkezköy İlçe Temsilcisi Erbey Yılmaz, “Çalmadık kapı bırakmadık. Hepsinden şunları duyduk, “bizim şuralarda çalışan akrabalarımız, kasaba fedaisi tehditlerine maruz kalıyoruz” dediler. Bir daha söylüyorum, kimse işçiden aidat alarak, onların üzerinden diktatörlük yapmaya kalkamasın. Kimse bizim bayrak, vatan ve millet sevgimizi sorgulamasın. Burada olmayan arkadaşlarımın adına da ben şu sözü veriyorum, girmedik fabrika bırakmayacağız. Onlara gerçek sendikacılığı göstereceğiz. Öz- Metal İş’in Kırıkkale’de yanan meşalesinin en büyük neferi olarak mücadeleye devam edeceğiz.” İfadelerine yer verdi

Kocuşmaların ardından işçiler ve katılımcılarda söz alarak taleplerini belirttiler.

Metal2

Metal5

Muhabir: Barış Karapaça